YERLİ KÖMÜR SANTRALLERİ BAZ YÜK SAĞLAMAKTAN UZAK
Enerji alanında çalışan düşünce kuruluşu Ember, yayınladığı son raporda yerli kömürle çalışan termik santrallerin, baz yük sağlamaktan uzak olduğunu resmi verilere dayanarak ortaya koydu.
Ember, Türkiye’deki kömür yakıtlı santrallerin mevcut stokunu, gelişimini ve elektrik üretimindeki performansını incelediği, yakıt olarak yerli kömür kullanan termik santrallerin baz yük olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceğini analiz ettikleri bir rapor yayınladı.
Rapor Türkiye’de bulunan yerli kömür kullanan santrallerin düşük kapasite faktörü ile çalışması, sıklıkla arıza kaynaklı üretim kayıpları yaşaması, düşük emre amadelik oranına sahip olması nedenleriyle baz yük sağlamaktan uzak olduğunu ortaya koyuyor.
Raporun tamamına ulaşmak için tıklayınız.
ULUSAL HALK SAĞLIĞI KONGRESİ ARALIK’TA: YEREL YÖNETİMLER VE HALK SAĞLIĞI
Uluslararası 26. Ulusal Halk Sağlığı Kongresi 5-7 Aralık 2024 tarihleri arasında Ankara’da gerçekleştirilecek. Kongrenin bu yılki ana teması Yerel Yönetimler ve Halk Sağlığı.
Yerel yönetimlerin halk sağlığı hizmetleri açısından sorumluluklarının ve görevlerinin derinlemesine tartışılacağı Kongre’nin diğer konuları arasında çevre sağlığı ve iklim krizi de bulunuyor. Bildiri gönderimi için son tarih, 15 Ekim 2024, erken kayıt için son tarih ise 05 Kasım 2024.
Halk Sağlığı Kongresi ile ilgili detaylı bilgiye ulaşmak için tıklayınız.
AŞIRI HAVA KOŞULLARI VE FOSİL YAKITLAR BAĞLANTILI
Uluslararası araştırma grubu Zero Carbon Analytics tarafından “Doğal olmayan felaketler: Aşırı hava koşulları ve fosil yakıtlar arasındaki bağlantı” başlıklı yeni bir analiz yayınlandı.
Analize göre artan sıcaklıklar aşırı hava olaylarının olasılığını ve yoğunluğunu artırdı ve münferit aşırı hava olayları artık doğrudan iklim değişikliğinin etkilerine atfedilebiliyor. 500’den fazla ilişkilendirme çalışması, münferit aşırı hava olaylarını iklim değişikliğiyle ilişkilendirmiş durumda.
İklim değişikliğinin en büyük sorumlusu ise fosil yakıtlar. Fosil yakıtlar, sanayi devriminden bu yana iklim değişikliğine yol açan karbondioksit emisyonlarının yaklaşık %70’inden sorumlu; geri kalanı ise tarım ve ormansızlaşmadan kaynaklanıyor.
İngilizce raporun tamamını okumak için tıklayınız.